in addition;

listen to the pronunciation of in addition;
İngilizce - Türkçe

in addition; teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

in addition
ek olarak

Maaşına ek olarak biraz geliri var. - He has some income in addition to his salary.

İngilizceye ek olarak Almanca eğitimi yapmak istiyorum. - I want to study German in addition to English.

in addition
yanında
in addition
bundan başka
in addition
yanı sıra

Bir doktor olmanın yanı sıra, o bir yazardır. - In addition to being a doctor, he is a writer.

İngilizcenin yanı sıra Fransızca konuşabilir. - In addition to English, he can speak French.

in addition
fazladan
in addition
ayrıca

Ayrıca, bir profesörle görüşmeliyim. - In addition, I have to interview a professor.

O yakışıklıdır. Ayrıca sporda iyidir. - He is handsome. In addition, he is good at sport.

in addition
bir de

Düzenli testler almaya ek olarak, bizim uzun bir deneme teslim etmemiz gerekiyor. - In addition to taking the regular tests, we have to hand in a long essay.

in addition
ilaveten

Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı. - In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology.

İlaveten 5 dolar ödemek zorunda kaldım. - I had to pay 5 dollars in addition.

in addition
Bir de, hem de, ek olarak, dahası
in addition
Bir de, hem de, buna ek olarak
in addition
İlave olarak

Beni kiralamasına ilave olarak, bana biraz öğüt verdi. - In addition to hiring me, he gave me a piece of advice.

in addition
ek te
in addition
hem de
in addition
üste

Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı. - It was cold, and in addition, it was windy.

İngilizce - İngilizce
in addition;

    Heceleme

    in ad·di·tion

    Videolar

    ... PRESIDENT OBAMA: There has to be revenue in addition to cuts. Now, Governor Romney has ...
    ... AMIT SINGHAL: In addition, we're also launching public ...