Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

in addition;

listen to the pronunciation of in addition;
İngilizce - Türkçe

in addition; teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

<span class="word-self">inspan> addition
ek olarak

Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur. - In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.

Maaşına ek olarak biraz geliri var. - He has some income in addition to his salary.

<span class="word-self">inspan> addition
yanında
<span class="word-self">inspan> addition
bundan başka
<span class="word-self">inspan> addition
yanı sıra

İngilizcenin yanı sıra Fransızca konuşabilir. - In addition to English, he can speak French.

Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır. - In addition to being a famous physicist, he is a great novelist.

<span class="word-self">inspan> addition
fazladan
<span class="word-self">inspan> addition
ayrıca

O yakışıklıdır. Ayrıca sporda iyidir. - He is handsome. In addition, he is good at sport.

O mükemmel bir piyano çalıcı. Ayrıca, iyi bir şarkıcı ve iyi bir dansçı. - He is an excellent piano player. In addition, he is a good singer and a very good dancer.

<span class="word-self">inspan> addition
bir de

Düzenli testler almaya ek olarak, bizim uzun bir deneme teslim etmemiz gerekiyor. - In addition to taking the regular tests, we have to hand in a long essay.

<span class="word-self">inspan> addition
ilaveten

Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı. - In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology.

İlaveten 5 dolar ödemek zorunda kaldım. - I had to pay 5 dollars in addition.

<span class="word-self">inspan> addition
Bir de, hem de, ek olarak, dahası
<span class="word-self">inspan> addition
Bir de, hem de, buna ek olarak
<span class="word-self">inspan> addition
İlave olarak

Beni kiralamasına ilave olarak, bana biraz öğüt verdi. - In addition to hiring me, he gave me a piece of advice.

<span class="word-self">inspan> addition
ek te
<span class="word-self">inspan> addition
hem de
<span class="word-self">inspan> addition
üste

Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı. - It was cold, and in addition, it was windy.

in addition;

    Videolar

    ... then in addition to some tough spending cuts, we've also got to make sure that the wealthy ...
    ... in addition to this group there are about 26 other ...