İngilizceye ek olarak Fransızca eğitimi de alıyorum.
- I study French in addition to English.
Maaşına ek olarak biraz geliri var.
- He has some income in addition to his salary.
İngilizcenin yanı sıra Fransızca konuşabilir.
- In addition to English, he can speak French.
Bir doktor olmanın yanı sıra, o bir yazardır.
- In addition to being a doctor, he is a writer.
Ayrıca, bir profesörle görüşmeliyim.
- In addition, I have to interview a professor.
Ayrıca on bin yen ödemek zorunda kaldık.
- We had to pay ten thousand yen in addition.
Düzenli testler almaya ek olarak, bizim uzun bir deneme teslim etmemiz gerekiyor.
- In addition to taking the regular tests, we have to hand in a long essay.
Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı.
- In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology.
İlaveten 5 dolar ödemek zorunda kaldım.
- I had to pay 5 dollars in addition.
Beni kiralamasına ilave olarak, bana biraz öğüt verdi.
- In addition to hiring me, he gave me a piece of advice.
Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı.
- It was cold, and in addition, it was windy.
... In addition to that, they have sensors. ...
... then in addition to some tough spending cuts, we've also got to make sure that the wealthy ...