in a while

listen to the pronunciation of in a while
İngilizce - Türkçe
bir anda

Tom bir anda fazla yapmadı. - Tom hasn't done much in a while.

birden
Kısa bir süre içinde

Kısa bir süre içinde kimse Tom'u görmedi. - No one's seen Tom in a while.

Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı. - You'll have to come back in a while: the man dealing with that business has just gone out.

in while
iken
İngilizce - İngilizce
soon, in the near future, in a little bit
in a while

    Türkçe nasıl söylenir

    în ı hwayl

    Telaffuz

    /ən ə ˈhwīl/ /ɪn ə ˈhwaɪl/

    Videolar

    ... You can do it while you're making dinner. ...
    ... You can do it while you're driving. ...