Onun yirminci yüzyılda en büyük piyanist olduğu güvenli bir şekilde söylenebilir.
- It may safely be said that he is the greatest pianist in the twentieth century.
Karlı yollarda bir kaza yapmadıysan, güvenli bir şekilde geri dönebilmen gerektiğini düşünüyorum
- If you don't have an accident on the snowy roads I think you should be able to get back safely.
Onlar buraya dün sağ salim geldiler.
- They arrived here safely yesterday.
Sağ salim eve vardın mı?
- Did you arrive home safely?