Tüm çabalarımız boşunaydı.
- All our efforts were in vain.
Dick o problemi çözmek için boşuna çalıştı.
- Dick tried to solve the problem, in vain.
Karısını mutlu etmeye çalıştı fakat boş yere.
- He tried to make his wife happy, but in vain.
Boş yere tanığa rüşvet vermeye yeltendiler.
- They attempted in vain to bribe the witness.
Thou shalt not take the name of the LORD thy God in vain.