imparting happiness or bliss; fraught with happiness; blissful; joyful

listen to the pronunciation of imparting happiness or bliss; fraught with happiness; blissful; joyful
İngilizce - Türkçe

imparting happiness or bliss; fraught with happiness; blissful; joyful teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

blessed
{s} kutsal
blessed
allahın
blessed
{f} kutsa

O küçük kızını alnından öptü, onu kutsadı ve kısa bir süre sonra öldü. - She kissed her little daughter on the forehead, blessed her, and shortly after died.

Ben iyi sağlık için kutsandım. - I am blessed with good health.

blessed
{s} Allahın ...: every blessed day her Allahın günü
blessed
{s} mutluluk veren
blessed
{s} kutlu
blessed
kutsal,v.kutsa: adj.kutsal
blessed
{s} kutsanmış

Gerçekten kutsanmışımdır. - I'm just really blessed.

blessed
{s} mübarek

Mübarek hatırlamadan veren ve unutmadan alandır. - Blessed are those who give without remembering and take without forgetting.

İngilizce - İngilizce
blessed
imparting happiness or bliss; fraught with happiness; blissful; joyful