Bu müstehcen bir şey.
- It's an obscene thing.
Müstehcen duvar yazısı bir şehir çalışanı tarafından çıkarıldı.
- The obscene graffiti were removed by a city employee.
Benim için açık saçık bir sanat.
- For me, it's an obscene art.
Lütfen açık saçık konuşma.
- Please, no obscene language.