O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
- He has been working during the whole day.
Roger bulabildiği herhangi bir işte gün boyunca çalıştı.
- Roger worked at any job he could find during the day.
Ben festival süresince Takayama'ya gitmek istiyorum.
- I'd like to go to Takayama during festival time.
Ders süresince telefonu çaldı.
- Her cellphone rang during class.
O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil.
- She is never online, even during her vacation.
Yaz tatili sırasında sadece dinleneceğim.
- I'm just going to rest during the summer vacation.
Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
Birçok köylü kuraklık esnasında öldü.
- Many peasants died during the drought.
O, seyahatleri sırasında çok sayıda etkileyici insanlarla tanıştı.
- He met many fascinating people in the course of his travels.