ihtiyaç duy

listen to the pronunciation of ihtiyaç duy
Türkçe - İngilizce
{f} need

The families of the factory workers need schools, hospitals, and stores, so more people come to live in the area to provide these services, and thus a city grows. - Fabrika işçilerinin aileleri okul, hastane ve mağazalara ihtiyaç duyar; böylece bu hizmetleri sağlayacak daha fazla insan yaşamak için bu bölgeye gelir ve de bir şehir oluşur.

The older you get, the less sleep you need. - Ne kadar yaşlanırsanız, uykuya o kadar az ihtiyaç duyarsınız.

{f} needed

She needed fuckin' words of love. - O, kahrolası aşk sözlerine ihtiyaç duyuyordu.

They were needed in South America. - Güney Amerika'da onlara ihtiyaç duyuldu.

ihtiyaç duy