Sanırım hepsi değilse de öğrencilerimin çoğunun testi geçeceğini düşünüyorum.
- I think that most, if not all, of my students will pass the test.
Hepsi değilse de, çoğu ebeveynler çocuklarının iyi olmasını isterler.
- Most, if not all, parents want their children to be good.
Bir insanın yaşama hakkı varsa öyleyse bir insanın aynı zamanda ölme hakkı da olmalı. Eğer yoksa, o zaman yaşamak bir hak değil ama bir zorunluluktur.
- If one has the right to live, then one should also have the right to die. If not, then living is not a right, but an obligation.
Eğer başka bir şey yoksa eğlenceli olacak.
- It'll be entertaining, if nothing else.
Bu akşam partiye gider misin? Olmazsa gidip film izleyelim.
- Will you be going to the party tonight? If not, let's go watch a movie.
... not phantom jobs. They're real jobs. CROWLEY: OK. ...
... It's not going to solve all our problems. ...