There is no denying that she is very efficient.
- Onun çok verimli olduğunu inkar etmek yok.
There is no denying that English is the most widely spoken language in the world.
- Dünyada İngilizce'nin en yaygın şekilde konuşulan dil olduğunu inkar etmek yok.
I saw you kiss him. Do not deny it!
- Onu öptüğünü gördüm. Bunu inkar etme!
I'm not denying it happened, but one example can't be called proof.
- Onun olduğunu inkar etmiyorum ama bir örnek delil sayılmaz.