işaretleyici

listen to the pronunciation of işaretleyici
Türkçe - İngilizce
marker

I need three markers. - Üç tane işaretleyiciye ihtiyacım var.

(Askeri) plotter
(Bilgisayar) pointer

You should never aim a laser pointer at an airplane or helicopter. - Bir uçağa ya da helikoptere asla bir lazer işaretleyici doğrultmamalısın.

işaretle
(Bilgisayar) check
işaretle
(Bilgisayar) flag
işaretle
{f} mark

The cattle are marked with brands. - Sığırlar damgalarla işaretlenirler.

Please mark the correct answer. - Lütfen doğru cevabı işaretleyiniz.

işaretle
{f} marking

The teacher is busy marking papers. - Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.

This dog breed has very special markings. - Bu köpek ırkının çok özel işaretleri var.

işaretle
{f} beacon
işaretle
{f} marked

The cattle are marked with brands. - Sığırlar damgalarla işaretlenirler.

I marked your birthday on my calendar. - Takvimimde doğum gününü işaretledim.

hesap sıra gösterici; (uçakta) lazer hedef işaretleyici; yüklenmeye hazır olduğu
(Askeri) accounting line designator; airborne laser designator; available-to-load date
işaretle
scribe
işaretle
{f} tick
kompakt lazer işaretleyici
(Askeri) compact laser designator
lazer hedef işaretleyici
(Askeri) laser target designator
işaretleyici