içindekiler

listen to the pronunciation of içindekiler
Türkçe - İngilizce
contents

Tom opened the small box and emptied the contents on the table. - Tom küçük bir kutu açtı ve içindekileri masaya boşalttı.

Tom dumped the contents of his briefcase out on the table. - Tom evrak çantasının içindekileri masaya döktü.

ingredients
contents , Table of Contents
content

Tom opened the small box and emptied the contents on the table. - Tom küçük bir kutu açtı ve içindekileri masaya boşalttı.

Tom poured the contents of his glass into the sink. - Tom bardağının içindekileri lavaboya döktü.

contents, index
index
table of content
(Bilgisayar) contents of
table of contents
evin içindekiler
(Bilgisayar) interiors
İçindekiler
table of contents
Türkçe - Türkçe
Bir kitap, dergi, gazete, mektup vb.nin içinde bulunan konular veya kapsadığı şeyler, münderecat
Bir kitabın veya derginin baş veya son bölümüne konulan, kişi, konu, yer adı vb.ni yer numarasıyla belirten liste, fihrist
(Osmanlı Dönemi) mâfihâ
İçindekiler
fihrist
İçindekiler
muhteviyat
İçindekiler
mündericat
içindekiler