içermez

listen to the pronunciation of içermez
Türkçe - İngilizce
does not include

The stated price does not include labor charges. - Belirtilen fiyat işçilik ücretini içermez.

içer
comprise
içer
{f} involved
içer
contain

His speech contained many fine phrases. - Konuşması birçok güzel cümle içeriyordu.

The dictionary contains about half a million words. - Sözlük, yaklaşık yarım milyon kelime içeriyor.

içer
involve

Japanese sci-fi, as in anime, involves their Buddhistic and Animistic spirituality. - Animelerde olduğu gibi Japon bilim-kurgusu onların Budist ve Animistik ruhsallığını içerir.

Parenthood involves totalitarianism. - Ebeveynlik totaliterliği içerir.

içer
include

This amount includes tax. - Bu tutar vergi içermektedir.

Tom's duties include raking the leaves. - Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.

içer
{f} included

The exam included mathematics, physics and chemistry. - Sınav matematik, fizik ve kimyayı içeriyordu.

The uncut version of the DVD only included one extra scene. - DVD'nin kesilmemiş versiyonu sadece bir tane ekstra sahne içeriyordu.

içer
comprising

The Kalmar Union, comprising Sweden, Denmark and Norway, broke apart in 1523. - İsveç, Danimarka ve Norveç'i içeren Kalmar Birliği, 1523'te ayrıldı.

içermez