That's actually a good point.
- Bu aslında iyi bir husus.
I had to compromise on this point.
- Bu hususta uzlaşmaya varmak zorunda kaldım.
I have nothing to do with this matter.
- Bu hususla hiçbir ilgim yok.
We now request your opinion in the above-referenced matter.
- Yukarıda belirtilen hususlarda acil görüşünüzü talep ediyoruz.