Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İngilizce - Türkçe
hog's flesh cured with salt and dried teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- bacon
- (Gıda) jambon
Jambon ya da sosis ister misin?
-Would you like bacon or sausage?
- bacon
- domuz pastırması
Ben her zaman balığa çıkıyor olamam, eve domuz pastırması getirmek zorundayım.
-I can't be going fishing all the time, I have to bring home the bacon.
Sadece biraz domuz pastırması istiyorum, bu kadar.
-I just want some bacon, that's all.
- bacon
- bir şeyde muvaffak olmak
- bacon
- bring home the bacon istediğini elde etmek
- bacon
- beykin
- bacon
- {i} tütsülenmiş domuz eti
- bacon
- domuz pastırma
Ben her zaman balığa çıkıyor olamam, eve domuz pastırması getirmek zorundayım.
-I can't be going fishing all the time, I have to bring home the bacon.
Biraz daha domuz pastırması ister misiniz?
-Do you want some more bacon?
- bacon
- {i} beykın, tuzlanmış/tütsülenmiş domuz böğrü/sırtı
- bacon
- domuz pastırması,domuz yağı
- bacon
- hayvanın yan ve sırt tarafından elde edilen tuzlanmış veya tütsülenmiş domuz eti
- bacon
- {i} beykın
BLT beykın, marul ve domates anlamına gelir.
-BLT stands for bacon, lettuce and tomato.
Biraz beykın ve yumurta istiyor musun?
-Do you want some bacon and eggs?
- bacon
- bacon
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
hog's flesh cured with salt and dried teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {n} bacon
hog's flesh cured with salt and dried
Heceleme
hog's flesh cured with SALT and driedTelaffuz
Resimler
Favoriler