hizmet etme

listen to the pronunciation of hizmet etme
Türkçe - İngilizce
attendance
serving
subservience
hizmet etmek
serve

My brother wanted to join the army but because of a heart condition he was judged unfit to serve. - Kardeşim orduya katılmak istedi ama bir kalp rahatsızlığı nedeniyle hizmet etmek için uygun olmadığına karar verildi.

Sometimes we have to serve our husbands like slaves. - Bazen köle gibi erkeğimize hizmet etmek zorundayız.

hizmet etmek
{f} attend
hizmet etmek
wait
hizmet etmek
render service to
hizmet etmek
service
hizmet etmek
(Kanun) contribute
hizmet et
{f} serve

He served his master well. - O, efendisine iyi hizmet etti.

We must always try to serve others. - Her zaman başkalarına hizmet etmeye çalışmalıyız.

hizmet et
{f} serving

We are looking forward to serving you again. - Size tekrar hizmet etmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.

In the recent years, the reputation of serving as a soldier has steadily been lowered. - Son yıllarda, bir asker olarak hizmet etmenin itibarı sürekli düşürüldü.

hizmet etmek
wait on
hizmet etmek
attend on
hizmet etmek
subserve
hizmet etmek
do a service
hizmet et
minister
hizmet et
{f} service

We reserve the right to refuse service to anyone. - Biz birine hizmet etmeyi reddetme hakkını saklı tutuyoruz.

hizmet etmek
to serve, to attend
hizmet etmek
wait upon
hizmet etmek
administer
hizmet etmek
to serve

He did not want to serve another term. - Bir dönem daha hizmet etmek istemiyordu.

Sometimes we have to serve our husbands like slaves. - Bazen köle gibi erkeğimize hizmet etmek zorundayız.

hizmet etmek
tend
hizmet etmek
(deyim) run after
hizmet etmek
minister
Türkçe - Türkçe

hizmet etme teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Hizmet etmek
(Osmanlı Dönemi) MUHADEME
Hizmet etmek
(Osmanlı Dönemi) IHTİDAM
Hizmet etmek
(Osmanlı Dönemi) NASAFE
Hizmet etmek
(Osmanlı Dönemi) TA'BİD
Hizmet etmek
(Osmanlı Dönemi) HAFF
hizmet etmek
Birinin amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak
hizmet etmek
İş görmek, çalışmak
hizmet etme