Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
- The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
O, asistanına oldukça fazla güvenir.
- He trusts his assistant quite a lot.
Onun şimdiki yardımcısı Bayan Nokami'dir.
- His present assistant is Miss Nokami.
Kendisi bir arkeolog'un yardımcısıdır.
- He is an archeologist's assistant.
Tom bir tezgahtar olarak çalışıyor.
- Tom works as a shop assistant.
Yaşlı insanlar tezgâhtar tarafından kandırıldı.
- Old people were tricked by the shop assistant.