hedef teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- target
The arrow missed its target.
- Ok hedefini ıskaladı.
The soldiers on the boats would be easy targets.
- Teknelerdeki askerler kolay hedefler olacaktı.
- goal
What is your ultimate goal in your life?
- Hayatınızdaki nihai hedefiniz nedir?
The goal of the center should be to train young people from other countries within a specific time period.
- Merkezin hedefi, diğer ülkelerden gelen gençleri belli bir zaman aralığında eğitmek olmalıdır.
- (Hukuk) objective
That is a very important objective and it will be quite tricky to achieve.
- Bu çok önemli bir hedef ve ulaşmak oldukça zor olacak.
The uprising failed to achieve its objectives.
- Ayaklanma, hedeflerine ulaşmakta başarısız oldu.
- aim
Aim at the target with this gun.
- Bu tabanca ile hedefe nişan al.
Which college are you aiming for?
- Siz hangi üniversiteyi hedefliyorsunuz?
- destination
We have reached our destination.
- Biz hedefimize ulaştık.
The ship proceeded to her destination.
- Gemi hedefine doğru ilerledi.
- intention
- (Bilgisayar) to
- (Ticaret) goals
Did you accomplish your goals?
- Hedeflerine ulaştın mı?
After reflecting on my life up to now, I decided that I needed to change my goals.
- Şimdiye kadarki hayatımı derinlemesine düşündükten sonra hedeflerimi değiştirmem gerektiğine karar verdim.
- (Bilgisayar) copy to
- mission
The principal goal of NASA's Juno mission is to understand the origin and evolution of Jupiter.
- NASA'nın Juno misyonunun temel hedefi Jüpiterin kökeni ve evrimini anlamaktır.
- (Bilgisayar) dest
What's your final destination?
- Senin nihai hedefin nedir?
We have reached our destination.
- Biz hedefimize ulaştık.
- cock-shy
- end
At the end of the day, the goals are simple: safety and security.
- Günün sonunda, hedefler basittir: emniyet ve güvenlik.
She has finally achieved her end.
- Sonunda hedefine ulaştı.
- point
- Terminus
- blank
- bourne
- target, mark
- (bomba) home
- Land of Promise
- clout
- object
That is a very important objective and it will be quite tricky to achieve.
- Bu çok önemli bir hedef ve ulaşmak oldukça zor olacak.
The objectives of the marketing department and the sales department are not necessarily the same.
- Pazarlama bölümü ve satış bölümü hedefleri mutlaka aynı değildir.
- cock shy
- target, mark; object, objective, aim, goal, cause erek, amaç, gaye, maksat
- mark
The bullet found its mark.
- Mermi hedefini buldu.
Thus, the ethical issue remains: Should cigarette makers be allowed to target global markets?
- Bu yüzden, etik sorun devam ediyor: sigara üreticilerine hedef küresel pazarlara izin verilmeli mi?
- object, aim, goal
- butt
- Promised Land
- (okçuluk) rover
- bourn
- cause
- to target
- drift
- animus
- hedef kitle
- (Ticaret) target market
- hedef adı
- (Bilgisayar) target name
- hedef almak
- target
- hedef almak
- aim at
- hedef almak
- level at
- hedef alınmış
- is aimed
- hedef arama
- (Askeri) surveillance
- hedef bomba
- home
- hedef bul
- (Bilgisayar) find target
- hedef değer
- (Ticaret) target value
- hedef disket
- (Bilgisayar) copy to
- hedef dizin
- (Bilgisayar) directory
- hedef dosya
- (Bilgisayar) destination file
- hedef dosya
- (Bilgisayar) file
- hedef dosya
- (Bilgisayar) destination
- hedef dışı
- (Ticaret) non-target
- hedef grup
- focus group
- hedef güdümü
- (Askeri) homing guidance
- hedef hücre
- (Pisikoloji, Ruhbilim) target cell
- hedef klasör
- (Bilgisayar) destination folder
- hedef konumu
- (Bilgisayar) target location
- hedef maliyet
- target costing
- hedef odaklı
- target oriented
- hedef organ
- (Tıp) target organ
- hedef piyonu
- (Askeri) targ
- hedef sathı
- (Askeri) objective plane
- hedef sürücü
- (Bilgisayar) destination in
- hedef tarifi
- (Askeri) target designation
- hedef tepki
- (Pisikoloji, Ruhbilim) target response
- hedef türü
- (Bilgisayar) target type
- hedef uçağı
- (Askeri) target drone
- hedef vt
- (Bilgisayar) destination db
- hedef çerçeve
- (Bilgisayar) target frame
- hedef çukuru
- (Askeri) target pit
- hedef alma
- to target
- hedef belirleme
- goal setting
- hedef kitle
- Target group
- hedef odaklı
- Goal oriented
- hedef adres
- (Bilgisayar) dest address
- hedef adresi
- target address
- hedef akslar
- (Bilgisayar) target axis
- hedef akım
- (Otomotiv) target current
- hedef alanı
- launch area
- hedef alma zamanı
- (Askeri) time to target
- hedef almak
- take aim at
- hedef almak
- 1. to take aim at. 2. to aim at (doing something), aim to (do something)
- hedef almak
- level off
- hedef almak
- fasten on
- hedef almak
- level out
- hedef almak
- level
- hedef almak
- to aim (at)
- hedef ara
- (Bilgisayar) goal seek
- hedef av
- (Denizbilim) aimed fishing
- hedef ayarı
- (Bilgisayar) target setting
- hedef açısı
- (Askeri) observing angle
- hedef açısı
- (Askeri) target azimuth
- hedef açısı
- (Askeri) target offset
- hedef bandı
- (Askeri) target tray of tape
- hedef bilgi merkezi; toksik endüstri kimyasalları
- (Askeri) target information center; toxic industrial chemicals
- hedef bilgi raporu
- (Askeri) target information report
- hedef bilgisayar
- target computer
- hedef boyu
- (Askeri) target length
- hedef bölgesi; çalışan donanım; harekat sahası; Harekat Aeroloji Meteoroloji Ve
- (Askeri) objective area; operating assembly; operational area; Operations Aerology shipboard METOC division
- hedef bülteni
- (Askeri) target bulletin
- hedef cisim
- (Havacılık) object target
- hedef destek grubu; test sinyal jeneratörü
- (Askeri) targeting support group; test signal generator
- hedef disk
- (Bilgisayar) target disk
- hedef düzen şeması
- (Askeri) target array
- hedef düşüş hızı
- (Askeri) velocity of target drift
- hedef ekosu
- (Askeri) target echo
- hedef fazı
- target phase
- hedef fiyat
- (Hukuk) target price
- hedef fiyat
- (Ticaret) indicative price
- hedef gridi
- (Askeri) target grid
- hedef hattı belirleme cihazı
- (Askeri) designator target line
- hedef ikaz
- (Askeri) target alert data display set
- hedef istihbarat paketi
- (Askeri) target intelligence package
- hedef istihbarat subayı
- (Askeri) target intelligence officer
- hedef izleme
- (Askeri) target tracing
- hedef kabı
- destination container
- hedef kaydına geç! komutu
- (Askeri) record as target
- hedef kağıdı
- (Askeri) target sheet
- hedef kitle analizi
- (Askeri) target audience analysis
- hedef kitle ihtiyaçları
- (Bilgisayar) audience needs
- hedef kitle pazarlaması
- target marketing
- hedef kitle tanımı
- (Tıp) target audience description
- hedef koymak
- set (oneself/somebody) a goal
- hedef koymak
- set goal
- hedef koymak
- set goals
- hedef kümesi
- (Askeri) target concentration
- hedef kızağı
- (Askeri) target sled
- hedef materyal programı; telekomünikasyon yönetim programı; harekat alanı insang
- (Askeri) target materials program; telecommunications management program; theater manpower forces
- hedef merkezi
- bull's eye
- hedef nokta grafiği
- (Askeri) aimpoint graphic
- hedef noktası
- plot
- hedef olmak
- to be the butt of (something unpleasant)
- hedef olmak
- to come under sth
- hedef olmak
- become the target
- hedef olmak
- be the butt of something
- hedef olmak
- come under something
- hedef planları ve harekat
- (Askeri) target plans and operations
- hedef program
- target program
- hedef rotası
- (Askeri) target pattern
- hedef rotası
- (Askeri) target course
- hedef seçici
- (Askeri) target selector
- hedef seçimi
- (Havacılık) target selection
- hedef sistem analizi; harekat alanı depolama yeri; seyahat güvenlik danışmanı
- (Askeri) target system analysis; theater storage area; travel security advisory
- hedef subayı
- (Askeri) pit officer
- hedef tablo
- (Bilgisayar) destination table
- hedef takibi
- (Askeri) target tracing
- hedef takip radarı
- tracking radar
- hedef talimi
- (Bilgisayar) target practice
- hedef tanıma taarruz çoklu sensörü
- (Askeri) target recognition attack multisensor
- hedef tanımı
- (Askeri) description of target
- hedef tanımı
- (Askeri) target description
- hedef tarih
- target date
- hedef tespit hatası
- (Askeri) target location error
- hedef tespit yöneticileri için bilgisayar güvenliği
- (Askeri) computer security for acquisition managers
- hedef tespiti; hedef kitle; teknik düzenleme; Kara Kuvvetleri harekat alanı
- (Askeri) target acquisition; target audience; technical arrangement; theater Army
- hedef url
- (Bilgisayar) target url
- hedef veri envanteri
- (Askeri) target data inventory
- hedef yazdır
- (Bilgisayar) print target
- hedef yol
- (Bilgisayar) target path
- hedef ürün
- (Bilgisayar) target product
- hedef şirket
- offeree company
- hesap sıra gösterici; (uçakta) lazer hedef işaretleyici; yüklenmeye hazır olduğu
- (Askeri) accounting line designator; airborne laser designator; available-to-load date
- hedefler
- objectives
The uprising failed to achieve its objectives.
- Ayaklanma, hedeflerine ulaşmakta başarısız oldu.
The objectives of the marketing department and the sales department are not necessarily the same.
- Pazarlama bölümü ve satış bölümü hedefleri mutlaka aynı değildir.
- hedef kitle
- audience
- birden fazla hedef
- (Avcılık) multiple targets
- esas hedef
- (Askeri) actual target
- hedef kitle
- (Ticaret) intended population
- hedef kitlesi
- (Ticaret) target group
- hedefler
- targets
The soldiers on the boats would be easy targets.
- Teknelerdeki askerler kolay hedefler olacaktı.
- mesleki hedef
- (Bilgisayar) objective
- nihai hedef
- end goal
- nihai hedef
- ultimate goal
- sahte hedef
- (Askeri) decoy
- termik hedef tespit cihazı
- (Askeri) thermal sensor
- yeni hedef
- (Bilgisayar) new target
- hedef almak
- aim
- yetişkinleri hedef alan
- adult-oriented
- 1 inci dereceden önemli hedef kitleler
- (Askeri) high-payoff target
- 1 inci dereceden önemli hedef kitleler listesi
- (Askeri) high-payoff target list
- Askeri Hedef Tayini İstihbarat Komitesi
- (Askeri) Military Targeting Intelligence Committee
- Hava Hedef Malzemeleri Programı
- (Askeri) Air Target Materials Program
- Hava İndirme Hedef Devretme Sistemi
- (Askeri) Airborne Target Handover System
- Müşterek Gözetleme Hedef Taarruz Radar Sistemi
- (Askeri) Joint Surveillance Target Attack Radar System
- Müşterek Gözetleme ve Hedef Taarruz Radar Sistemi (JSTARS) hava aracı
- (Askeri) joint surveillance, target attack radar system (JSTARS) aircraft
- Müşterek Hedef Okulu
- (Askeri) Joint Targeting School
- Stratejik Hedef Planlama Başkanı
- (Askeri) Director of Strategic Target Planning
- alçak irtifalı seyrüsefer ve gece kızılötesi hedef tespit sistemi
- (Askeri) low-altitude navigation and targeting infrared for night
- alçak irtifalı seyrüsefer ve gece kızılötesi hedef tespit sistemi (LANTIRN) hede
- (Askeri) low-altitude navigation and targeting infrared for night (LANTIRN) targeting system
- amfibi hedef bölgesi
- (Askeri) amphibious objective area
- bireysel hedef
- personal objective
- bireysel hedef
- personal goal
- bireysel hedef
- personal target
- cephe gösteren hedef
- (Askeri) bow-on target
- elektronik hedef dosyası
- (Askeri) electronic target folder
- gece hedef tespit sistemi
- (Askeri) night targeting system
- geliştirlimiş travma yönetimi; hava hedef malzemeleri; trafik ölçüm tahsisi
- (Askeri) advanced trauma management; air target material; assign traffic metering
- geçerli hedef
- (Bilgisayar) current target
- geçici hedef
- (Askeri) transient objective
- harekat hedef grafiği
- (Askeri) operational target graphic
- hareketli hedef
- moving target
- hareketli hedef göstergesi
- (Askeri) moving target indicator
- hava hedef haritası; Hava Tehditleri Konferansı ; hava trafik kontrolü (ya da ko
- (Askeri) air target chart; Air Threat Conference; air traffic control; air transportable clinic (USAF)
- havadan atılan geliştirilmiş taktik sahte hedef
- (Askeri) improved tactical air-launched decoy
- havaya atılan hedef
- skeet
- havaya atılan hedef
- clay pigeon
- hızlı icra ve muharebe hedef tespiti
- (Askeri) rapid execution and combat targeting
- idari hedef
- (Denizbilim) management objective
- ilk hedef
- (Askeri) initial objective
- iner kalkar hedef
- (Askeri) bobbing target
- istihbarat programı hedef memorandumu
- (Askeri) intelligence program objective memorandum
- keşif, gözetleme ve hedef tespiti
- (Askeri) reconnaissance, surveillance, and target acquisition
- keşif, istihbarat, gözetleme ve hedef tespiti
- (Askeri) reconnaissance, intelligence, surveillance, and target acquisition
- kolay hedef
- sitting ducks
- kolay hedef
- (Ticaret) fair game
- kolay hedef
- sitting duck
- kurumsal hedef
- corporate objective
- kızılötesi hedef grafiği
- (Askeri) infrared target graphic
- kızılötesi ileri hedef alma
- (Askeri) targeting forward-looking infrared
- lazer hedef bildirici/mesafe tayin edici
- (Askeri) laser target designator/ranger
- lazer hedef işaretleme operatörü
- (Askeri) laser designator operator
- lazer hedef işaretleyici
- (Askeri) laser target designator
- mevsimlik hedef grafiği
- (Askeri) seasonal target graphic