hazret

listen to the pronunciation of hazret
Türkçe - İngilizce
When used in the singular in a Persian izafet construction it becomes a title for God, for important religious figures, or for a sacred or esteemed book: Hazreti Muhammet the Prophet Muhammad. Hazreti Musa the Prophet Moses. Hazreti Kuran the Holy Koran
When used in a Turkish izafet construction it becomes a title for secular personages: Kraliçe Hazretleri Her Majesty the Queen. Dük Hazretleri His Grace the Duke
his nibs, high cockalorum (used sarcastically): Hazreti gördün mü? Have you seen his nibs?
excellency
(Konuşma Dili) chief, Brit. squire (used as a jocular form of address): Nereye hazret? Where are you off to, squire? H
used without a qualifying noun to refer to a venerated or important figure: Hazretin türbesi burada. The tomb of the Holy Man is here. Hazretin odasına çıktım. I went up to his Excellency's room
hazretler
Excellency the
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Hürmet maksadı ile büyüklere verilen ünvan; "Hazret-i Kur'an, Hazret-i Peygamber, Hazret-i Üstad, Paşa Hazretleri" gibi
(Osmanlı Dönemi) (Huzur. dan) Ön. Kurb. Pişgâh
Kutsal sayılan kimselerin adlarının başına getirilen unvan
Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan
Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılır
Bir seslenme sözü
hazret