She is preparing for college.
- O, üniversite için hazırlanıyor.
My wife and I are preparing to retire.
- Karım ve ben emekli olmak için hazırlanıyoruz.
The cook prepares different dishes every day.
- Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
I have to prepare for the test in English.
- İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.
He is busy preparing for the examination.
- O, sınava hazırlanmakla meşgul.
He was in charge of preparing a magazine for publication.
- O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
He has drawn up a will.
- O, bir vasiyetname hazırladı.
Tom was well prepared for the exam.
- Tom sınav için iyi hazırlandı.
She prepared the meal in a very short time.
- O, çok kısa bir sürede yemeği hazırladı.