hayvanla

listen to the pronunciation of hayvanla
Türkçe - İngilizce
animals
Dragongull - fourwinged bird Igg´he - (cavehog), small herbivore, used as breed animal Kodrill - reptillian carnivore, lives in swamps and rivers Sapid´he - (land shark), dangerous carnivore Tryllphane - friendly herbivore, used as riding animal
e-hna-i
A boatman's name for donkeys used, singly or in pairs, for towing boats
Turtles BOXES
have adapted in various ways to the prairie biome Grazers such as bison, deer, elk, and pronghorn feed on prairie grasses Other animals have adapted as burrowers that find food and shelter close to the ground surface Burrowers include gophers, ground squirrels, badgers, and burrowing owls To cope with the harsh climate, prairie animals either grow a thick fur coat, or they burrow deep into the ground where they hibernate during the long cold winter Others, such as birds, migrate south for the winter Each prairie animal has developed a particular strategy for survival on the Prairies
Mundane creatures, even if with extraordinary proportions or abilities This category of creatures includes, for example, canines, felines, birds, bats, rodents, quadrupeds and zephyr hounds
Regional Resources
plural of animal
Avian Conservation Biological Terms
Francis of Assisi
hayvan
animal

The skin of animals is covered with hair. - Hayvanların derisi kıllarla kaplı.

Man is the only animal that can laugh. - İnsan gülebilen tek hayvandır.

hayvan
brute
hayvan
biped
hayvan
(Konuşma Dili) disgusting, swinish; rude; crude, uncouth
hayvan
beast of burden
hayvan
(Konuşma Dili) disgusting person, swine; unmannerly person, rude *bastard; slob, uncouth *son-of-a-bitch
hayvan
horse; mount; pack animal
hayvan
habitat
hayvan
churl
hayvan
lodge
hayvan
creature
hayvan
critter
hayvan
varmint
hayvan
beast

He raged like a wild beast. - O, vahşi bir hayvan gibi kudurdu.

It was a strange beast. - O tuhaf bir hayvandı.

hayvan
animal; beast; biped; beast of burden; brute, animal; brute; boorish, rough
hayvan
pest
bitkisel hayvanla ilgili
zoophytic
Türkçe - Türkçe

hayvanla teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

HAYVAN
(Osmanlı Dönemi) Canlı şey, insanla beraber her canlı
HAYVAN
(Osmanlı Dönemi) Yük kaldıran, araba çeken ve binilen hayvan, beygir, katır v.s
HAYVAN
(Osmanlı Dönemi) Mc: Akılsız ve idraksız insan, ahmak. Aslı "Hayevan"dır
HAYVAN
(Osmanlı Dönemi) İnsan olmayan idraksiz canlı yaratık
hayvan
Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratık
hayvan
Akılsız, duygusuz, kaba, hoyrat (kimse)
hayvan
Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratık: "İnce ruhlu insanlar gibi Atatürk de hayvanları severdi."- F. R. Atay
hayvan
At, eşek, katır gibi türlü hizmetlerde kullanılan yaratık
hayvan
Bir seslenme biçimi
hayvan
At, eşek, katır gibi türlü hizmetlerde kullanılan yaratık: "Zavallı hayvan bir saattir yüz okkadan fazla bir yükü sürüklüyordu."- Ö. Seyfettin
hayvanla