Tom and Mary aren't interested in buying a house with a pool.
- Tom ve Mary havuzu olan bir ev satın almakla ilgilenmiyorlar.
In swimming pools, water is continuously pumped through a filter.
- Yüzme havuzlarında, su sürekli olarak filtrelerden pompalanır.
Do not use this product near a bathtub, sink, shower, swimming pool, or anywhere else where water or moisture are present.
- Bu ürünü küvet, lavabo, duş, yüzme havuzu ya da su ve rutubetin olduğu başka herhangi bir yerin yanında kullanmayınız.
A Japanese garden usually has a pond in it.
- Bir Japon bahçesi genellikle içinde bir havuza sahiptir.
He threw a rock into the pond.
- O, havuza bir taş attı.