O genç ama deneyimli.
- He is young, but experienced.
O, işte deneyimliydi.
- He was experienced in business.
Gerçekten çok genç ama yaşına göre çok tecrübeli.
- Indeed he is young, but he is well experienced for his age.
Amsterdam yakınında tecrübeli bir C ++ programcısı arıyoruz.
- We are looking for an experienced C++ programmer near Amsterdam.
Ben araba sürmede deneyimli değilim.
- I am not experienced in driving.
O, işte deneyimliydi.
- He was experienced in business.