having distinct limits

listen to the pronunciation of having distinct limits
İngilizce - Türkçe

having distinct limits teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

definite
{s} belirli

Esperantoda belirsiz artikel yoktur ve sadece bir tane belirli artikel vardır. - In Esperanto there is no indefinite and only one definite article.

Hava hakkındaki belirsizlik İngilizlerin karakterlerinde belirli bir etkiye sahiptir. - The uncertainty about the weather has had a definite effect upon the Englishman's character.

definite
tamamen
definite
mahdut
definite
mukarrer
definite
belirtili
definite
tam

O kesinlikle tam zamanlı bir iştir. - It's definitely a full-time job.

Tamam, tamam, dedi doktor. Ben kesinlikle ona bir göz atacağım. - Okay, okay, said the doctor. I'll definitely take a look at her.

definite
kesin

Bana kesin bir cevap ver. - Give me a definite answer.

Tom bir sonraki hafta sonu kesinlikle Mary'yi ziyarete gitmeli. - Tom should definitely go visit Mary next weekend.

definite
açık

Onun Amerika'ya gideceği açık. - It is definite that he will go to America.

definite
{s} şüphesiz
definite
kati surette
definite
(sıfat) kesin, şüphesiz, kuşkusuz; belirli, açık; kati; su götürmez
definite
yanidefinitely kesinlikle
definite
definite article İngilizcede isimden önce kullanılan ve nitelediği ismi belirleyen kelime
definite
{s} kati
definite
{s} belirli, belli
definite
{s} kuşkusuz
İngilizce - İngilizce
definite
having distinct limits

    Heceleme

    ha·ving dis·tinct limits

    Türkçe nasıl söylenir

    hävîng dîstîngkt lîmıts

    Telaffuz

    /ˈhavəɴɢ dəˈstəɴɢkt ˈləməts/ /ˈhævɪŋ dɪˈstɪŋkt ˈlɪməts/