Sami ayrılmış bir okula gitti. - Sami attended a segregated school.
Sihirbazlar hapishane nüfusundan ayrıldı ve şafak vaktinde vuruldu. - The magicians were segregated from the prison population and shot promptly at dawn.
İngilizce - İngilizce
having access restricted to certain groups, or excluding certain groups teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı