Eğer mavi ve kırmızıyı karıştırırsanız, menekşe alırsınız.
- If you mix blue and red, you get violet.
Menekşeler benim mutfak pencerelerini süslüyor.
- The violets adorn my kitchen windows.
Eflatun rengini severim.
- I like the color violet.
Bir gökkuşağı kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit ve mordan oluşur.
- A rainbow consists of red, orange, yellow, green, blue, indigo and violet.
Gökkuşağının görünür renkleri kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit ve mordur.
- The visible colors of the rainbow are red, orange, yellow, green, blue, indigo, and violet.
Menekşe menekşe rengidir.
- The violet is violet.