have a working knowledge of

listen to the pronunciation of have a working knowledge of
İngilizce - Türkçe
(bir şeyi) iyi kötü kullanabilecek kadar bilmek: They have a working knowledge of Russian. Bir Rusla iyi kötü anlaşabilecek kadar Rusça biliyorlar
have a working
(bir şeyi) iyi kötü kullanabilecek kadar bilmek: They have a working knowledge of Russian. Bir Rusla iyi kötü anlaşabilecek kadar Rusça
have a working knowledge of

    Heceleme

    have a work·ing knowl·edge of

    Türkçe nasıl söylenir

    häv ı wırkîng nälıc ıv

    Telaffuz

    /ˈhav ə ˈwərkəɴɢ ˈnäləʤ əv/ /ˈhæv ə ˈwɜrkɪŋ ˈnɑːləʤ əv/