Bu makineyi idare etmek kolaydır.
- This machine is easy to handle.
Tom'u idare etmek zor.
- Tom is hard to handle.
Bu tavanın sapını tutmak kolaydır.
- The handle of this pan is easy to hold.
Bir kazma sert zemin yüzeyleri parçalamak için kullanılan uzun saplı bir araçtır.
- A pick is a long handled tool used for breaking up hard ground surfaces.
Fincanın kulpu kırıldı.
- The handle of the cup has broken off.
Onu ele almak istemiyorum.
- I don't want to handle it.
Bunu tek başına ele almak zorunda kalacaksın.
- You'll have to handle it by yourself.
Bu araba kolay kullanılır.
- This car handles well.
Sadece bu kolu çevirin.
- Just turn this handle.
Onunla başa çıkmak zorunda kalacaksın.
- You'll have to handle it.
Tom onunla başa çıkmak zorunda kalacak.
- Tom will have to handle that.
Tom'la geçinmek kolaydır.
- Tom is easy to handle.
Eski modelle karşılaştırıldığında bunu kullanmak çok daha kolaydır.
- Compared with the old model, this is far easier to handle.
Tom bir tüfeği nasıl tutacağını bilir.
- Tom knows how to handle a rifle.
Bunu çocuk eldivenleri ile ellemek zorunda kaldık.
- We've got to handle this with kid gloves.
Tom durumu daha farklı şekilde ele almalıydı.
- Tom should have handled the situation differently.
Ofisteki herkes Tom'un sorunu ele alma şeklinden etkilendi.
- Everyone in the office was impressed with the way Tom handled the problem.
İnsan gücü eksikliği nedeniyle, biz bu görevi halletmek için beklentilerden daha fazla zamana ihtiyacım var.
- Due to lack of manpower, we need more time than expectations to handle this task.
Bununla tek başına meşgul olmak zorundasın.
- You'll have to handle this by yourself.
Tek başıma bununla başa çıkabilmemin imkanı yok.
- There's no way I can handle this by myself.
Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.
- Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.
Sorunu yapma yöntemini bildiğim tek yolla ele aldım.
- I handled the problem the only way I knew how.
Sami öfkesinin üstesinden gelmek istedi.
- Sami wanted to handle his anger.
Nasıl onun üstesinden gelmek istiyorsun?
- How do you want to handle it?
Tom geri çekilmeye ve bir süre işleri Mary'nin idare etmesine izin vermeye karar verdi.
- Tom decided to step back and allow Mary to handle things for a while.
Barut çok dikkatli şekilde işlenmeli.
- Gunpowder needs to be handled very carefully.
His bicycle has a remote control panel on the hadle bar.
O, bu makineyi kullanmada iyi ilerleme kaydetti.
- He made good progress in handling this machine.
O, bu makineyi kullanmaya alışıktır.
- She is used to handling this machine.
Tom durumu çok iyi idare etmiyor.
- Tom isn't handling the situation very well.
Durumu idare ediyorum.
- I'm handling the situation.
Taşıma ücreti ne kadar.
- How much is the handling charge?
Dinamit taşıma tehlikeli olabilir.
- Handling dynamite can be dangerous.
They have hands, but they handle not - ''Psalm 115:7.
They that handle the law knew me not - ''Jeremiah, 2:8.
About his altar, handling holy things - John Milton.
This article describes how to find the module name from the window handle.
The daily handle of a Las Vegas casino is typically millions of dollars.
You shall see how I'll handle her - Shakespeare, Measure for Measure, V-i.
The hardness of the winters forces the breeders to house and handle their colts six months every year - Sir W. Temple.
Handle me, and see; for a spirit hath not flesh - Luke 24:39.
That fellow handles his bow like a crowkeeper - Shakespeare, ''King Lear, IV-vi.
How wert thou handled being prisoner - Shakespeare, Henry VI, Part I, I-iv.
We will handle what persons are apt to envy others - Francis Bacon.
The campaign staff cautioned the candidate to handle the issue with kid gloves.
To work efficiently, it's important to have a handle on the procedures involved.
You can also find articles concerning the installation of Toyota and other car door handles whether it is for customizing or just for repairing.
My dad flew off the handle when he saw the F on my report card.
After a week of poring over the manuals, I am just beginning to get a handle on the software.
... communities can handle their own data. ...
... YOU COULDN'T HANDLE IT. THAT'S WAY TOO MUCH CHAIR FOR YOU. ...