hakverenglish | adronato

listen to the pronunciation of hakverenglish | adronato
İngilizce - Türkçe

hakverenglish | adronato teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

closed
kapalı

Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı. - The road to Nagano is closed to traffic.

Gözlerin kapalı yürüyebiliyor musun? - Can you walk with your eyes closed?

locked
{s} kilitli

Tom ofis kapısını kilitli buldu. - Tom found the office door locked.

Evdeki her kapı kilitlidir. - Every door in the house is locked.

closed
kapanmak
closed
basına kapalı
closed
örtük
closed
yumuk
closed
(Bilgisayar) kapatıldı

Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar. - After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.

Tatoeba Noel için kapatıldı. - Tatoeba was closed for Christmas.

closed
yumulu
locked
kilitlenmiş
closed
{f} kapat

O, onun söylediğine kulaklarını kapattı. - She closed her ears to what he was saying.

Onlar beşte dükkânı kapattı. - They closed the shop at five.

locked
{f} kilitle

Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim. - Really? I had locked it up before I went out.

Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim. - I locked the door, in case someone tried to get in.

closed
{s} kapanmış

Konuyu kapanmış olarak kabul ediyorum. - I consider the matter closed.

Oraya vardığımda mağaza zaten kapanmıştı. - The store was already closed when I got there.

closed
{s} kapatılmış

Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı. - The airspace around the airport was closed temporarily.

Kapılar kapatılmıştı. - The doors were closed.

locked
{s} birbirine geçmiş
locked
{s} sıkışmış
locked
{s} kenetlenmiş
İngilizce - İngilizce
closed
locked