Koyu kahverengi saçları vardı.
- He had dark brown hair.
Saç tıraşı olmanın zamanı çoktan geldi.
- It's high time you had a haircut.
Onun tüylü bir göğsü var.
- He has a hairy chest.
Ben büyük, siyah, tüylü tarantulalardan korkuyorum!
- I'm scared of big, black, hairy tarantulas!
Hayvanların derisi kıllarla kaplı.
- The skin of animals is covered with hair.
Çorbamda bir kıl var.
- There's a hair in my soup.
I requyre you take thys hayre that was thys holy mannes and put hit nexte thy skynne, and hit shall prevayle the gretly.