The mountains were treacherous and steep.
- Dağlar hain ve dikti.
Tom called Mary a traitor.
- Tom Mary'ye hain dedi.
The man was branded as a traitor.
- Adam bir hain olarak damgalandı.
Ivan Mazepa wasn't a traitor.
- Ivan Mazepa vatan haini değildi.
Tom might be a traitor.
- Tom bir vatan haini olabilir.
Some villains are more sinister than others.
- Bazı hainler diğerlerinden daha uğursuzdurlar.
The most perfidious way of harming a cause consists of defending it deliberately with faulty arguments.
- Bir sebebe zarar vermenin en haince yolu kasten yanlış görüşleri savunmaktan oluşur.
Patriotism is the last refuge of a scoundrel.
- Vatanseverlik bir hainin son sığınağıdır.
Tom doesn't look like a scoundrel.
- Tom bir hain gibi görünmüyor.