gunner

listen to the pronunciation of gunner
İngilizce - Türkçe
{i} nişancı
topçu
(Askeri) NİŞANCI: Bir silahı kullanan şahıs. Makinalı tüfek kullanan bir kimse veya bir topun nişancısı gibi
topçu subayı
avcı
(Askeri) topçu zabiti
silahçı/topçu
gunner's cupola
(Askeri) nişancı kupolası
gunner's mate
(Askeri) TOP BİR NUMARASI: Deniz Kuvvetlerinde erata ait bir derece; bir gemi bataryasının ateş ve bakımında belirli vazifeleri olan astsubay
gunner's mate
(Askeri) top bir numarası
gunner's quadrant
açı ölçme aleti
gunner's quadrant
(Askeri) AÇI ÖLÇME ALETİ: Silahı yükseliş bakımından tevcih etmede kullanılan alet. Bu alet; namlu ekseni ile ufuk arasındaki düşey açıyı bağlar. Buna sadece (quadrant) da denir
gunner's rule
(Askeri) nişancı kaidesi
gunner's rule
(Askeri) NİŞANCI KAİDESİ: Makinalı tüfeklerde hedef 900 yarda veya daha az, geri tepmesiz toplarda ise 1000 yarda veya daha az mesafede olduğu zaman, kendi kıtalarımız üzerinden yapılacak aşırma ateşinde, emniyetli atış mesafesi tayin usulü. Ayrıca bakınız: "leader's rule"
gunner's shield
(Askeri) nişancı koruyucu kalkanı
aerial gunner
(Askeri) hava atıcısı
aerial gunner
(Askeri) HAVA ATICISI: Tayyareden top ve makinalı tüfeklerle atış yapan, tayyare mürettebatına dahil kimse
expert gunner
(Askeri) UZMAN AĞIR SİLAH NİŞANCILIĞI: Top ve makinalı tüfek kullanmada gösterilen ehliyete karşılık verilen en yüksek sınıflandırma derecesi. Bundan sonra gelen iki derece, sıra ile, birinci sınıf nişancılık (first class gunner) ve ikinci sınıf nişancılık (second gunner) tır. Ağır silah uzman nişancılık derecesi, uzman nişancılık (expert) derecesi karşılığıdır
expert gunner
(Askeri) Uzman nişancı
machine gunner
(Askeri) MAKİNALI TÜFEK NİŞANCISI: Bir makinalı tüfeğin mürettebatından olup, makinalı tüfekle nişan alan ve ateş eden kimse
master gunner
(Askeri) harekat astsubayı
master gunner
(Askeri) HAREKAT ASTSUBAYI, TOPÇU ASTSUBAYI (DZ.): Hava savunma ve kıyı topçusunda; harekat subayının yardımcısı olan, erat sınıfına mensup şahıs. Bunun başlıca görevleri, arazinin tetkiki, kroki ve bütün atış şekillerine ait esasların hazırlanmasıdır
master gunner
(Askeri) topçu astsubayı
second class gunner
(Askeri) İKİNCİ SINIF NİŞANCI: Bu dereceyi kazanan asker
İngilizce - İngilizce
someone connected with Arsenal Football Club, as a fan, player, coach etc
Indicates a private in the Royal Artilery, Royal Australian Artilery, and the Irish Artilery
A fan of the Arsenal Football Club
Artillery soldier, or such who holds private rank. Abbreviated Gnr
A player on the kicking side whose primary job is to tackle the kickoff returner or punt returner
A person who operates a gun
An excessive go-getter; one exhibiting over-ambition
{n} one using a gun, a cannonier
The sea bream
A frequent shooter
A Player that seems to be unbeatable OR a Player that takes to a particular game like a duck to water and is considered a prodigy Also called Madman, Genius and Top-Runner "I think I've created a monster, I just showed Jennifer how to play last week and already she beats me every game Gentleman, I think what we have here is a gunner "
{i} gunman; one skilled in operating a gun; shooter; one who hunts using a gun
The great northern diver or loon
a serviceman in the artillery
A gunner is an ordinary soldier in an artillery regiment
Kissing the gunner's daughter Being flogged on board ship At one time boys in the Royal Navy who were to be flogged were first tied to the breech of a cannon
One who works a gun, whether on land or sea; a cannoneer
The individual on the right and the left of the handler to harvest the bird
A warrant officer in the navy having charge of the ordnance on a vessel
A military rank and job rating
The wide men on the punt coverage unit These two should be the first down the field and are often double-teamed by the punt return unit
Gunners
A nickname for The Arsenal football club
kiss the gunner's daughter
To be flogged or beaten while restrained over a cannon

No, replied Bosun Thorpe, for any breaches of discipline by boy seamen are dealt within by making him, in naval jargon, ‘kiss the gunner's daughter’. . . . he bends over one of the guns; then he is lashed across the backside..

machine-gunner
Someone who uses a machine gun
rear gunner
One whose function in an organization is to defend it from attackers, for example, in public relations or public affairs
rear gunner
One who operates the gun in the rear turret of a bomber
tail gunner
One who operates the gun or guns in in the tail of a military aircraft, usually a bomber
tail gunner
One whose function in an organization is to defend it from attackers, for example, in public relations or public affairs
Gunners
The Arsenal football club
aerial gunner
one who operates guns mounted on an aircraft
gunners
plural of gunner
machine-gunner
one who uses or operates a machine gun, soldier who carries a machine gun
gunner

    Heceleme

    gun·ner

    Türkçe nasıl söylenir

    gʌnır

    Telaffuz

    /ˈgənər/ /ˈɡʌnɜr/

    Etimoloji

    [ 'g&-n&r ] (noun.) 14th century. Middle English gun + -er