Ne olacağını tahmin etmek zor değil.
- It's not hard to guess what's going to happen.
Cevabı tahmin etmek gerçekten zor değil.
- It really isn't hard to guess the answer.
Ben onun otuz yaşın üzerinde olduğunu tahmin ediyorum.
- I guess that she is over thirty.
Bana ne olduğunu tahmin etsene!
- Guess what happened to me.
Sanırım bunu düşünmek zorunda kalacağım.
- I guess I'll have to think it over.
Tahminimi bilmek ister misin?
- Do you want to know my guess?
Tom'un yüzemiyeceğini asla tahmin etmezdim.
- I would never have guessed that Tom couldn't swim.
Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız.
- You will have guessed its meaning by the end of the chapter.
Sanırım onu yapamazsın.
- I guess that you can't do it.
Sanırım onu yapamazsın.
- I guess you can't do it.
Galiba ben de seni özlüyorum.
- I guess I miss you too.
Galiba Tom gerçekten de beni seviyor.
- I guess Tom really loves me.
That album is quite hard to find, but I guess you could look online for a sample song.
He who guesses the riddle shall have the ring.
You get no prize for guessing what happened when the spider landed on her plate.
... guessing you're 97 pounder ...
... make Jeff, but I'm just guessing ...