Kaç tane adam onları koruyor?
- How many men are guarding them?
Tom'u kaç adam koruyor?
- How many men are guarding Tom?
Altın golemleri hazineyi korumak için kullanılan gardiyanlardır.
- Gold golems are guardians used to guard treasure.
Nöbetçi ayağa kalk diye bağırdı.
- On your feet, shouted the guard.
Nöbetçileri nasıl öldürdün?
- How did you kill the guards?
Tom korumayı geçemedi.
- Tom couldn't get past the guard.
Tom korumanın arkasına sinsice yaklaştı ve onu İngiliz anahtarıyla dövdü.
- Tom sneaked up behind the guard and clobbered him with a monkey wrench.
Papayı İsviçreli Muhafızlar korur.
- The Swiss Guards protect the pope.
Daha sonra kralların kişisel muhafızlarına uydular deniyordu.
- Later the personal guards of kings were called satellites.
Yabancıları yaklaştırmamak için bir bekçi köpeği aldı.
- He bought a guard dog to keep out intruders.
Tom bekçi köpeklerinin eğitimi hakkında bir kitap arıyor.
- Tom is looking for a book about training guard dogs.
Tom bir hapishane gardiyanı.
- Tom is a prison guard.
Gardiyan Tom'u yakaladı.
- The guard grabbed Tom.
Şimdi nöbet tutacağım.
- I'll stand guard now.
İki asker kapıda nöbet tuttu.
- Two soldiers kept guard at the gate.
Gardiyanlar Tom'u görmedi.
- The guards didn't see Tom.
Tom on yıldır bir hapishane gardiyanıdır.
- Tom has been a prison guard for ten years.
Koruyucu meleklere inanıyor musun?
- Do you believe in guardian angels?
Sincap, kabilemizin koruyucu ruhudur.
- The squirrel is the guardian spirit of our tribe.
Devlet Başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
- The President's guards are stationed in front of the entrance.
Kübalı askerler sokakları koruyordu.
- Cuban soldiers were guarding the streets.
Muhafızlar onların söylediği her şeyi duydular.
- Guards could hear everything they said.
Her yerde silahlı muhafızlar vardı.
- There were armed guards everywhere.
The president inspected the guard of honour.