Aynı şey daha genç nesil için söylenebilir.
- The same thing holds good for the younger generation.
Kitaplar olmasaydı, her nesil kendisi için geçmişin gerçeklerini yeniden keşfetmek zorunda kalacaktı.
- If it were not for books, each generation would have to rediscover for itself the truths of the past.
Titan'da bir kolonide yaşamak: Tomas'ın torunu, Tomas'ın kendi klonu olan oğlunun klonuydu. Onlar üç kuşak klondu.
- Living in a colony on Titan, Tomas' grandson was a clone of his son, who was a clone of himself, Tomas. They were three generations of clones.
Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
- The younger generation looks at things differently.
Tam otomatik hikaye üretimi bilgisayar bilim adamları için çözülmemiş bir sorun kalmaya devam etmektedir.
- Fully automatic story generation remains an unsolved problem for computer scientists.