groceries.

listen to the pronunciation of groceries.
İngilizce - Türkçe
i., çoğ. bakkaldan alınan gıda maddeleri
(Bilgisayar) yiyecek

Tom içeriye yiyecek taşıyarak girdi. - Tom came in carrying groceries.

Ben bazı yiyecekler satın aldım. - I bought some groceries.

bakkaliye

Benim bakkaliye için yeterli param zar zor var. - I barely have enough money for groceries.

Tom Mary'nin bakkaliye eşyalarını nereden aldığını bilmiyor. - Tom doesn't know where Mary buys her groceries.

messages
mesajlar

Gelen kutumda yeni mesajlar yok. - There are no new messages in my inbox.

Bu mesajların satır aralarını okumak gerekiyor. - These messages have to be read between the lines.

İngilizce - İngilizce
messages
plural form of grocery Multiple retailers of groceries

There were two competing groceries in the neighborhood, but neither looked very profitable.

The commodities sold by a grocer or in a grocery
{i} foods and other goods sold at a grocery
Multiple retailers of groceries
groceries.