Father's hair has turned gray.
- Babamın saçı grileşti.
My father has a blue and gray tie.
- Babamın mavi gri bir kravatı var.
Although he's young, he has a grey beard.
- Genç olmasına rağmen gri sakalı var.
Grey translations are indirect translations. In other words, they are translations of the translations, and not translations of the main sentence (the main sentence is the sentence in big letters).
- Gri çeviriler dolaylı çevirilerdir. Diğer bir deyişle, onlar çevirilerin çevirileridir, ve ana cümlenin çevirileri değil ( ana cümle büyük harflerle yazılmış cümledir).
All of your cats are grey.
- Senin kedilerinin hepsi gri renkli.