Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
- India was governed by Great Britain for many years.
Eğer tamsayı sadece sıfırdan büyük veya eşit ise tamsayı doğaldır.
- An integer is natural if and only if it is greater or equal to 0.
O kadar da muazzam değildi.
- It wasn't all that great.
Bu pilavın harika tadı var.
- This pilaf tastes great!
İtalya'da yemekler harikaydı.
- The food was great in Italy.
Dünyanın en büyük şarkıcıları ve ünlü müzisyenlerinin çoğu şişmandır ya da en azından bariz şekilde tombuldur.
- The world's greatest singers and most of its famous musicians have been fat or at least decidedly plump.
Japonya depremleriyle çok ünlüdür.
- Japan is greatly famous for earthquakes.
Bir ulusun büyük olması için mutlaka güçlü olması gerekmez.
- A nation need not necessarily be powerful to be great.
Bu ülkeyi yine ulu yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.
- We need a forward-looking leader to make this country great again.
Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
- Bob and I are great friends.
Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.
- You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.
Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.
- No matter what he plays on the screen, Tom looks great.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Senin harika yeteneğin var. Sen gerçekten yeteneklisin.
- You have great talent. You are truly gifted.
O, onların torun oğlu doğmadan önce kanserin kocasını öldüreceğinden korkuyordu.
- She feared cancer would kill her husband before their great-grandson was born.
Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.
- A tiny spark may become a great flame.
Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.
- A tiny spark may become a great flame.
Bu sorun çok önemlidir.
- This matter is of great importance.
Vergi artışları hayatlarımızı önemli ölçüde etkiledi.
- The tax increases affected our lives greatly.
Dün kardeşlerim ve arkadaşlarım beraber süper bir akşam geçirdik ve mangal da çok iyidi.
- We had a great evening yesterday with my brothers and my friends, and the barbecue was very good, too.
Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
- Bob and I are great friends.
Avukatın müthiş profesyonel yeteneği sayesinde çok sayıda müvekkili var.
- Because of his great professional skill, the lawyer has a large number of clients.
Bu müthiş bir fırsat.
- It's a great opportunity.
O, mükemmel güzelliğe sahip bir kadındır.
- She is a woman of great beauty.
Onlar mükemmel durumdalar.
- They are in great condition.
A great storm is approaching our shores.
Newton and Einstein are two of the greats of the history of science.
Alexander the Great.
Great! Thanks for the wonderful work.
Oh, great! I just dumped all 500 sheets of the manuscript all over and now I have to put them back in order.
His concert was very good.
- His concert was great.