O bir yürüyüş için dışarı çıktı.
- He has gone out for a walk.
Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı.
- You'll have to come back in a while: the man dealing with that business has just gone out.
İtfaiyeci geldiğinde yangın çoktan sönmüştü.
- The fire had already gone out by the time the firemen arrived.
... half of them, of the ones have been invested in, they've gone out of business. A number ...
... dollars. And these businesses ' many of them have gone out of business. I think about ...