glätteisen

listen to the pronunciation of glätteisen
Almanca - Türkçe
n (des Schusters) makinata 2en l. d
Glatteisen
cila demiri
İngilizce - Türkçe

glätteisen teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

iron
{f} ütülemek

Gömleğimi ütülemek zorundayım. - I have to iron my shirt.

Onların işi giysileri ütülemek. - Their job is to iron clothes.

iron
{i} demir

Altın, demirden daha fazla çeker. - Gold weighs more than iron.

Altın demirden daha ağırdır. - Gold is heavier than iron.

iron
{i} ütü

Tom'un eskiden uyuduğu odada bir dikiş makinesi ve bir ütü masası var. - There is a sewing machine and an ironing board in the room where Tom used to sleep.

Tom elbiselerini ütüledi. - Tom ironed his clothes.

hair straightener
(Kozmetik) Saç düzleştirici
iron
{s} demirden yapılmış

Bu kupa demirden yapılmıştır. - This mug is made of iron.

Köprü demirden yapılmış. - This bridge is made of iron.

iron
maden üçlü golf sopası
iron
{s} sıkı

Tom'un Mary'nin cinayet gecesi için sıkı bir mazereti var. - Tom has an ironclad alibi for the night of Mary's murder.

iron
{i} golf sopası
iron
demir gibi
iron
merhametsiz
iron
demir şurubu
iron
zalim
iron
{i} zincir
iron
{f} zincire vurmak
iron
{i} maden uçlu golf sopası
iron
sabit
iron
{f} prangalamak
iron
{f} demir kaplamak
Almanca - İngilizce
hair straightener
polishing iron
iron
flat-iron
hair iron
flat-irons
irons
sleeker
straightening iron