give the reader a visual impression of; or to give a detailed account of

listen to the pronunciation of give the reader a visual impression of; or to give a detailed account of
İngilizce - Türkçe

give the reader a visual impression of; or to give a detailed account of teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

describe
{f} tanımlamak

1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu. - The term ‘milonguero style tango’ was coined in the early 1990s to describe the style of dancing tango that was prevalent in the milongas of downtown Buenos Aires in the 1950s.

O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir. - It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.

describe
{f} tarif etmek

Bazı duyguları tarif etmek zordur. - Some feelings are difficult to describe.

describe
betimlemek
describe
(Bilgisayar) tanıt
describe
tarif et

Tom'a görevi nasıl tarif ettin? - How did you describe the mission to Tom?

Tom onun kilitli bir odadan nasıl kaçabildiğini tarif etti. - Tom described how he was able to escape from the locked room.

describe
tavsifi mümkün
describe
describe çiz/tanımla
describe
{f} ifade etmek
describe
resmetmek
describe
vasıflandırmak
describe
anlatmak

Tom Mary'ye olan hislerini anlatmak için doğru sözleri bulamıyor. - Tom can't find the right words to describe his feelings for Mary.

Kılavuz kameranın tüm ayrıntılarını anlatmaktadır. - The instruction manual describes all the particulars of the camera.

describe
gözüyle bakmak
describe
(as ile) görmek
describe
saymak
describe
{f} çizmek
describe
{f} tasvir etmek
İngilizce - İngilizce
describe
give the reader a visual impression of; or to give a detailed account of

    Heceleme

    give the read·er a vi·su·al im·pres·sion of; or to give a de·tailed ac·count of

    Telaffuz