gitmiş!

listen to the pronunciation of gitmiş!
Türkçe - İngilizce
{s} gone

He regarded the money as gone. - O, paraya gitmiş gözüyle baktı.

Arriving at the station, I found my train gone. - İstasyona vardığımda, benim treni gitmiş buldum.

withdrawn
be gone

The tropical rainforests, located in a narrow region near the equator, are disappearing so fast that by the year 2000 eighty percent of them may be gone. - Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan,tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların yüzde sekseni gitmiş olabilir.

I will be gone by the time she comes back. - O geri dönmeden önce gitmiş olacağım.

off

Where on earth can he have gone off to at this time of day? - Allah aşkına o, günün bu saatinde nereye gitmiş olabilir.