Onun kız arkadaşı Japon.
- His girlfriend is Japanese.
Betty güzel bir kızdır, değil mi?
- Betty is a pretty girl, isn't she?
Küçük kız güzel bir kadın oldu.
- The little girl grew into a beautiful woman.
Kız ince belli bir kadın haline geldi.
- The girl has grown into a slender woman.
Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir.
- Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.
Bu gece kardeşimin sevgilisiyle buluşacağım.
- I'm going to meet my brother's girlfriend tonight.
Kız arkadaşının orgazm takliti yapmadığından nasıl emin olabilirsin?
- How can you be sure your girlfriend isn't faking her orgasms?
Kız arkadaşına doğru koştum.
- I ran into your girlfriend.
O benim annem değil fakat en büyük ablamdır.
- She is not my mother but my oldest sister.
O onun ablası gibi görünmesine rağmen, gerçekte onun annesidir.
- Though she looks like his older sister, the fact is that she is his mother.
Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur.
- The individual stars in a constellation may appear to be very close to each other, but in fact they can be separated by huge distances in space and have no real connection to each other at all.
Bireysel özgürlük demokrasinin temelidir.
- Individual freedom is the foundation of democracy.
Kadınlar ondan hoşlanmadılar.
- Women didn't care for him.
Japon kadınları bebeklerini sırtlarında taşırlar.
- Japanese women carry their babies on their backs.
Kristy Anderson, Larry Ewing'in eşidir.
- Kristy Anderson is the wife of Larry Ewing.
İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
- A good daughter will make a good wife.
Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi.
- A male crocodile ate a female dog.
O köpek erkek mi yoksa dişi mi?
- Is that dog male or female?
Her insan bir bireydir.
- Each human being is an individual.
Bir bireyin hakları ve sorumlulukları vardır.
- An individual has rights and responsibilities.
O kadın arkadaşlık istedi.
- He wanted female companionship.
Qipao 17.yüzyıl Çin'inde yaratılmış klasik kadın giysisidir.
- The qipao is a classic female garment that originated in 17th century China.
Dün kız kardeşim Kobe'ye gitti.
- Yesterday my sister went to Kobe.
Kız kardeşim şekerleri sever.
- My sister likes sweets.
Dün kız kardeşim Kobe'ye gitti.
- Yesterday my sister went to Kobe.
Kız kardeşim şekerleri sever.
- My sister likes sweets.
Onun karısı neye benziyor?
- What is his wife like?
John Floridalı, karısı ise Kaliforniyalı.
- John comes from Florida and his wife from California.
Cuma akşamları, deniz aşırı ülkelerde eşleriyle birlikte çalışan bir grubumuz Chuck's Bar and Grill'de buluşurlar.
- On Friday evenings, a group of us with spouses working overseas meet at Chuck's Bar and Grill.
Eşinizle birlikte ne kadar zaman harcarsınız?
- How much time do you spend with your spouse?
O yerel bir kuyumcudan çaldığı bir yüzükle kız arkadaşına evlenme teklif etti.
- He proposed to his girl friend with a ring he had stolen from a local jewelry.
Mary bir kız izci olarak birçok başarı madalyası kazandı.
- Mary earned many badges as a girl scout.
Sen hiç bir kız izciden bisküviler aldın mı?
- Have you ever bought cookies from a Girl Scout?
audrey not looked like a girl's girl.
Toplum ve birey birbirinden ayrılamazlar.
- Society and the individual are inseparable.
Tom ve arkadaşları alemlere akıp zil zurna sarhoş oldu.
- Tom and his mates went on a pub crawl and all ended up pretty drunk.
Arkadaşlarını kendi istekleriyle seçmek istiyorlar.
- They want to choose their mates by their own will.
Onun kişisel bir konuşma tarzı vardı.
- She had an individual style of speaking.
Kadınlar gerçekten ellerinden geleni yaptılar.
- The women really gave it their utmost.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
Babanın ya da annenin kız kardeşi senin yengendir.
- The sister of your father or mother is your aunt.
İki yıl önce kardeşimin ansızın ölmesinden beri, yengem onun kendisine bıraktığı küçük mücevher dükkanına gitmeye devam etti.
- Since my brother died suddenly two years ago, my sister-in-law has valiantly kept going the small jewellery store he left her.
Hemşire, bu hastayı gözünüzün önünden ayırmayın.
- Sister, don't let this patient out of your sight.
Kız kardeşim hemşiredir.
- My sister is a nurse.
O, kızkardeşi Mary'yi aradı.
- He called his sister, Mary.
Kızkardeşini görmek istiyorum.
- I want to see your sister.
She's my wife. O benim karım.
1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
- Since 1990, eleven female students received the award.
Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.
- My boyfriend has a lot of female friends.
Tekil atomlar, molekülleri oluşturmak için diğer atomlarla birleşebilirler.
- Individual atoms can combine with other atoms to form molecules.
Eşiniz sizinle birlikte kiliseye katılır mı?
- Does your spouse attend church with you?
Bir insan eşine saygı göstermeli.
- One should respect one's spouse.
Karım bayanlar korosunda şarkı söylüyor.
- My wife sings in the ladies' choir.
Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.
- A wife who can be quiet is a gift of God.
İş yerindeki adamların karının seni başka bir kadın için terk ettiğini duyuncaya kadar bekle.
- Wait till the guys at work hear that your wife left you for another woman.
O, karısını terk etti ve yarı yaşında bir kadınla aşk hayatı yaşıyor.
- He left his wife and shacked up with a woman half her age.
Toplumdaki değişiklikler kişilerden gelir.
- Changes in society come from individuals.
Benzer simaları olduğu için polisin iki kişiyi birbiriyle karıştırmış olması muhtemel.
- It is likely that the police confused the two individuals as they both had similar facial features.
Tekil atomlar, molekülleri oluşturmak için diğer atomlarla birleşebilirler.
- Individual atoms can combine with other atoms to form molecules.
Her insan bir bireydir.
- Each human being is an individual.
Yorgun görünüyorsun dostum. Bence senin yazmaya ara vermen gerekiyor.
- You look exhausted, mate. I think you need to take a break from writing.
Büyük yem, dostum, sekizde sekiz veriyorum.
- Great bait, mate, I rate eight out of eight.
Kız kardeşim şekerleri sever.
- My sister likes sweets.
Bunlar benim kız kardeşimin dergileri.
- These are my sister's magazines.
Ben kahvaltı için yumurta severim, ama ablam yulaf lapası tercih eder.
- I like eggs for breakfast, but my sister prefers oatmeal.
O benim annem değil fakat en büyük ablamdır.
- She is not my mother but my oldest sister.
Mary benim için bir kızkardeş gibi.
- Mary is like a sister to me.
Mary ve Alice kızkardeş gibiler.
- Mary and Alice are like sisters.
Dul kocası ölmüş bir kadındır.
- A widow is a woman whose spouse has died.
Bayanların ve çocukların sana ne dediklerini anlamada sorunların mı var?
- Do you have problems understanding what women and children say to you?
2011 Bayanlar Futbol Dünya Kupası, Almanya'nın Frankfurt şehrinde sona erecek.
- The 2011 Women's Soccer World Cup will end in Frankfurt, Germany.
A babygirl is a girl who is always there for you when nobody else is.
Kızlar, arılar kadar meşguldür.
- The girls are as busy as bees.
Bir polis, kızlara arabanın onlara ait olup olmadığını sordu.
- A policeman asked the girls if the car was theirs.
Mary onun yaşındaki çoğu kız çocuğundan daha zekidir.
- Mary is smarter than most girls her age.
Birçok erkek ve kız çocuğu vardı.
- Many boys and girls were present.
Oh, it's a t-girl!.
Bir aslanın yelesi daha koyu olsa dişileri için daha çekici olur.
- The darker the mane of a lion is, the more attractive to females it is.
Sıcak havalarda sadece erkek yavru doğuran timsahın da doğuracak dişiler olmayacağı için nesli tükenebilir.
- The crocodile, which produces only male young in hotter weather, might die out too because there will be no females to breed.
Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır.
- The female student that sat in front of the teacher is from Germany.
O kız öğrenci Amerikalıdır.
- That female student is American.
I'm going to meet my girl over there.''.
Amanda is a girl of 16.
Your girl turned up on our doorstep.
Stop being such a girl and punch back.
He didn't want to marry the girl next door, he hankered for the big city.
Lots of straight guys will pay to see hot girl-on-girl action, and you've got to admit, that was pretty hot.
What’s really sick, if you ask me, is the B-girl shit where you pay all that money for just looking and thinking about it, but not really doing it.
The girls were recruited by the Sappersteins in Baltimore, allegedly for employment as B-Girls and strip dancers at the Club in Calumet City managed by Austrew. In fact, upon arrival in Calumet City it turned out that they were expected and encouraged to prostitute themselves, as well as to engage in activities for which they were ostensibly employed.
She was one of the It Girls of her day.
At the convent, Sister Grace supervises the kitchen.
Please welcome Sister Smith as she moves from her former congregation to her new congregation.
Native American leader Chief Seattle urged ecological responsibility, referring to Brother Eagle and Sister Sky in his purported 1854 speech.
birthday-girl smile.
Whether it's in next-to-nothing swimsuits in Sports Illustrated or starring in ex-husband Billy Joel's rock videos or in countless boldface tabloid mentions, the quintessential California blond cover girl has become a fixture on the cultural landscape.
The car my grandfather gave me only got ten miles per gallon.
- The car my grandfather gave me only got ten miles to the gallon.
The car my grandfather gave me only got ten miles to the gallon.
- The car my grandfather gave me only got ten miles per gallon.
In her day, Betty Grable was the golden girl of America.
Now imagine that the main automatic exchange is out of service and all those calls have to be made the old-fashioned way, by hello girls, taking ten times as long.
As we can't print them all together, the individual pages will have to be printed one by one.
individual personal pension; individual cream cakes.
Laurie tells him to stop being such a little girl and do something bad for once.
The pieces of the puzzle mate perfectly.
Listen, old girl, I've got some news.
he turned with practised insolence to a pot-girl in a red shawl who could not have uttered an audible word to save her soul, but who blushed and giggled with pleasure at this mark of attention.
My little sister is an annoying pest.
Sisters Are Doin’ It for Themselves.
I’m trying to correct my sagging floor by sistering the joists.
Of Lady Auranthe, our new-spoused daughter?.
Note the intrusion into British demotic (“me and Cheryl were having”) of the valley-girl quotative be, like.
A new wife for the gander is introduced into the pen.
I'd have never had Kim as my girlfriend without my wing girl, Jen.
It is agonizing for the united States to lose our young men and women.
- It is agonizing for America to lose our young men and women.
Generally, men are taller than women.
- In general, men are taller than women.
In looking through the mist, I caught a glimpse of my future.
- Sis perdesinin arasından, kendi geleceğim gözüme ilişti.
In order to learn from mistakes, we construct a no blame system.
- Hatalardan öğrenmek için bir suçlama yok sistemini kurmalıyız.
I can't see the road signs in this fog.
- Bu siste yol işaretlerini göremiyorum.
London is famous for its fog.
- Londra sisi ile ünlüdür.
Smog hung over Tokyo.
- Tokyo'nun üzerine sis çöktü.
In large cities, in London for instance, there is heavy smog.
- Büyük şehirlerde, örneğin Londra'da, ağır dumanlı sis var.
Welsh is an official language in Wales and Chubut.
- Galce, Galler ve Chubut'ta resmi bir dildir.
Welsh is a very difficult language for me.
- Galce benim için çok zor bir dildir.
In the north, there's Scotland; in the south, England; in the west, Wales; and further west, Northern Ireland.
- Kuzeyde İskoçya, güneyde İngiltere, batıda Galler ve daha batıda da Kuzey İrlanda var.
The United Kingdom is comprised of England, Scotland, Wales, and Northern Ireland.
- Birleşik Krallık; İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda'dan oluşur.
... California girl. ...
... He's like all guy, and I'm all girl, so whatever. ...