Biz iyileşmek zorundayız.
- We have to get better.
Ben gitarda iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at guitar.
Teniste iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at tennis.
Ben gitarda iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at guitar.
Tom Fransızcada daha iyi olmak istiyor.
- Tom wants to get better at French.
Daha iyi olmak istiyorsan bu ilacı almak zorundasın.
- If you ever want to get better, you have to take this medicine.
İnşallah o yakında iyileşir.
- I hope he'll get better soon.
İnşallah yakında iyileşirsin.
- Hope you'll get better soon.
Many people returned to work a bit anxious, they acknowledged, but grimly determined not to let terrorists get the better of them.
... And again, those algorithms will get better and better. ...
... illnesses, but that I could get better. ...