Kadınlara yardımcı olmayı sürdürmek istiyorum.
- I want to continue to help women.
Gezisine gizlice devam etmek zorunda kaldı.
- He had to continue his trip in secret.
Devam etmekten başka seçeneğimiz yok.
- We have no options but to continue.
Fiyatlar tırmanmaya devam ediyor.
- Prices continue to climb.
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
İnatçılıklarını sürdürüyorlar.
- They continue being stubborn.
Tom bu evli kadınla birlikte olmayı sürdürdü.
- Tom continued his relationship with that married woman.
I'll get back to work as soon as I've finished this game.
I'll get back to you when I have an answer.
Well, lunch is over so let`s go back to the salt mines for the afternoon.