gerinim

listen to the pronunciation of gerinim
Türkçe - İngilizce
strain
pressure; exertion; strain; tension
geri
back

Ask her when she comes back. - O geri döndüğünde ona sor.

He left Japan never to come back. - O asla geri dönmemek üzere Japonya'dan ayrıldı.

gerinim sertleşmesi
strain hardening
gerinim yaşlanması
strain ageing
geri
{i} rest

I put the rest of your clothes in the laundry. - Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum.

Where are the rest of the files? - Dosyaların geri kalanı nerede?

geri
rear

Tom always looks in the rearview mirror before he backs up. - Tom her zaman geri gitmeden önce dikiz aynasına bakar.

geri
{s} reverse

Tom started the car and put it in reverse. - Tom arabayı çalıştırdı ve onu geri vitese aldı.

geri
behind

The bus was behind schedule. - Otobüs tarifenin gerisindeydi.

He's behind the times in his methods. - O metotlarında zamanın gerisindedir.

geri
background
geri
remainder
geri
(Bilgisayar) prev
geri
aft
geri
(Bilgisayar) previous
geri
(Bilgisayar) back space
geri
lag
geri
undeveloped
geri
imbecile
geri
(Bilgisayar) back to
geri
provincial
geri
with-
geri
arrears
geri
stupid
geri
(Bilgisayar) bksp
geri
reclaim
geri
(Bilgisayar) backspace
geri
reclaimed
geri
to back
geri
restored to
geri
back in

Tom told Mary to put the hammer back into the toolbox when she was finished using it. - Tom Mary'ye kullanmayı bitirdiğinde çekici alet çantasına geri bırakmasını söyledi.

Tom realized that he hadn't paid the bill, so he went back into the restaurant. - Tom hesabı ödemediğini fark etti, bu yüzden restorana geri döndü.

geri
back from
esnek gerinim
elastic strain
geri
the rest, remaining part, remainder, what's left
geri
slow (timepiece)
geri
the past
geri
backward

She is backward in expressing her opinion. - O, fikrini ifade etmede geri kalmış.

Tom took a step backward. - Tom geriye doğru bir adım attı.

geri
reversing
geri
backwards

Tom stepped backwards. - Tom geriye adım attı.

Tom bends over backwards to please Mary. - Tom Mary'yi memnun etmek için geriye doğru eğilir.

geri
backward, behind in time or progress, behindhand
geri
retarded, backward
geri
outcome, result
geri
back, rear, reverse; rest, remainder; back, hind; backward, undeveloped; (saat, vb.) slow; stupid, half-witted, imbecile; back, backward(s)
geri
re
geri
posterior
geri
back, backward, to the rear
geri
retro
geri
hind

In hindsight, this was a mistake. - Geriye dönüp baktığımda, bu bir hataydı.

geri
slow

As my watch was slow, I missed the special express. - Saatim geri kaldığı için özel ekspresi kaçırdım.

This watch is ten minutes slow. - Bu saat on dakika geridir.

geri
aback
geri
rearward
geri
Back up!/Back!
geri
anus (of an animal)
geri
back, back side, rear, the space behind
geri
with

She will be back within a week. - O bir hafta içinde geri dönecek.

She will return within an hour. - O bir saat içinde geri dönecektir.

geri
pull away
İngilizce - İngilizce

gerinim teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

Geri
A diminutive of the female given name Geraldine, also used as a formal given name
geri
Kick
Türkçe - Türkçe
gerinim