Dick promised to come back by three o'clock.
- Dick, saat üçe kadar geri gelmek için söz verdi.
We had to come back soon because school was about to start.
- Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.
In this horror movie, it is possible for the dead to come back to life.
- Bu korku filminde, ölü için hayata geri gelmek mümkündür.
Sami wants to come back to this house.
- Sami bu eve geri gelmek istiyor.
I was very glad to get back.
- Geri gelmekten çok memnundum.
I want to come back here.
- Buraya geri gelmek istiyorum.
We had to come back soon because school was about to start.
- Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.
The symptoms haven't returned.
- Semptomlar geri gelmedi.
Please come back as soon as possible.
- Lütfen mümkün olduğunca kısa sürede geri gel.
If I don't come back, the venture will probably be unsuccessful.
- Eğer geri gelmezsem, girişim muhtemelen başarısız olur.
I thought you weren't coming back.
- Geri gelmediğini düşündüm.
I wish you'd consider coming back home.
- Keşke eve geri gelmeyi düşünsen.