We were all anxious for your return.
- Hepimiz senin geri dönüşünden ötürü gergindik.
Do you have a return ticket to Japan?
- Japonya'ya geri dönüş biletin var mı?
He has made a turnaround of a hundred and eighty degrees.
- O, yüz seksen derecelik bir geri dönüş yaptı.
Recycling paper is very important.
- Kâğıdı geri dönüştürmek çok önemlidir.